Foucault'da Özne, İktidar ve Şiddet İlişkisi

In Atıl Cem Çi̇çek & Cengiz Ergün (eds.), Ulusal Si̇yaset Bi̇li̇mi̇ Ve Kamu Yöneti̇mi̇ Kongresi̇ Bi̇ldi̇ri̇ Özetleri̇ Ki̇tabi. pp. 34 (2020)
  Copy   BIBTEX

Abstract

Michel Foucault’nun çalışmalarının merkezi noktalarından birisini, Batı kültüründe insanların, özneye dönüştürülmesinin tarihini ortaya çıkarmak oluşturmaktadır. Diğerini ise, özneye dönüştürme tekniklerine karşı verilen mücadeleler, çeşitli iktidar tekniklerinin dayattığı bireysellik ve kimlikten kurtulmanın, özgürleşmenin imkânı oluşturmaktadır. İnsanları, öznelere dönüştüren süreçleri bir bütün olarak ele almak yerine, çeşitli nesneleştirme kipleri üzerinden incelemenin daha akıllıca bir yol olduğunu düşünen Foucault, çalışmalarında insanı özneye dönüştüren üç ayrı nesneleştirme kipine yoğunlaşır. Bunlar; kendilerine bilim statüsü kazandırmaya çalışan filoloji gibi araştırma kipleri, deli ile akıllı, hasta ile sağlıklı, suçlular ile “iyi çocuklar” gibi “bölücü pratikler” olarak adlandırılan pratiklerde ortaya çıkan nesneleştirilme kipleri ve son olarak cinsellik gibi alanlarda bir insanın kendini özneye dönüştürme biçimindeki nesneleştirme kipleridir. İnsan, özneye dönüştürme süreçlerine girerken, iktidar ilişkilerine de dâhil olur. Çünkü bireyleri özne yapan iktidar teknikleridir. Özne sözcüğünün taşıdığı bütün anlamlar, boyun eğdiren ve tabi kılan bir iktidar biçimi telkin etmektedir. Bundan dolayı, özneye dönüşme süreçlerine karşı mücadeleler söz konusudur. Özne, iktidar ve şiddet arasındaki ilişkinin nasıl kurulduğuna dair düşünen Foucault, öznesi olarak tanıtıldığımız deneyimlerin kurulmasını gerçekleştiren bir iktidar alanı olduğunu, şiddetin de modern iktidarın kurumsal ağı içerisinde gelişen öznellik deneyimleri çerçevesinde her yere sirayet ettiğini belirtmektedir. İktidarın kurumsal düzeyde, düzenleyici ve denetleyici mekanizmalar sayesinde toplumsal ağın en uç yerlerine kadar sirayet etmesiyle birlikte şiddet, normlar, tüzükler ve prosedürler aracılığıyla belirli bir kapatma içinde gelişmektedir. Ancak, Foucault, şiddetin, iktidarın etkili bir aracı olduğunu kabul etse de, iktidarın esasını oluşturmadığını belirtmektedir. Bu çalışmada, Foucault’nun kuramsal çözümlemelerinden hareketle, özne, iktidar ve şiddet arasındaki ilişkiyi nasıl ele aldığı tartışılacak, onun düşünsel serüveni açısından önemli olan bu kavramların kendi tarih anlayışı bağlamında bir çözümlemesi yapılacaktır. Ayrıca, modern iktidar ilişkilerinin dayatmış olduğu öznellik deneyimlerine ve inceltilmiş şiddet araçlarına karşı verilecek direnişin imkânları sorgulanacaktır.

Author Profiles

Analytics

Added to PP
2020-03-25

Downloads
650 (#21,628)

6 months
83 (#44,888)

Historical graph of downloads since first upload
This graph includes both downloads from PhilArchive and clicks on external links on PhilPapers.
How can I increase my downloads?