Abstract
Fen eğitimi ve öğretiminin anahtar unsurlarından bir tanesi bilimin doğasının ve özelliklerinin doğru bir şekilde tespit edilmesidir. Bilimin doğasına yönelik tespitler fen eğitimi yöntemlerini birçok açıdan etkilemektedir. Fen eğitimi ve fen öğretimi ile ilgili olan kişiler bilimin doğasının açık bir şekilde öğretilmesi gerektiğini kabul etmektedir. Thomas Kuhn’un bilim tarihi, bilim felsefesi ve bilim sosyolojisi alanlarını içeren incelemeleri neticesinde ileri sürdüğü bilimin yapısına, işleyişine ve doğasına yönelik tezleri (paradigma, olağan bilim, bilimsel devrimler, eşölçülemezlik, bulmaca çözme, kuram seçimi, keşif ve gerekçelendirme ayrımı) fen eğitimi ve öğretimi alanında sıklıkla başvurulan kaynaklar olmuştur. Bu doğrultuda makalede mantıkçı pozitivist bilim anlayışının bilimin nesnel, evrensel, kesin gerçekleri ortaya çıkaran, sosyal-kültürel değerlerden ve ön yargılardan bağımsız, bilimsel bilginin birikimsel bir şekilde ilerlediği yönündeki iddiası bilimin gerçek doğasını yansıtamadığı düşüncesiyle Kuhn’un görüşleri çerçevesinde tartışılmaktadır. Makalenin temel savı Kuhn’un bilime ve bilimin doğasına yönelik tespitlerinin bilimin gelişen, dönüşen ve değişen yapıdaki gerçek doğasına vurgu yaptığı ve böylece fen eğitiminde sıklıkla başvurulan bilimin doğasına yönelik kavrayışı dönüştürdüğüdür.