Results for 'Genelle Belmas'

26 found
Order:
  1. Görüngüsel Muhafazakarlık: Genel Bakış ve Bazı Yaygın Eleştirilere Alternatif Yanıtlar.Utku Ataş - 2023 - Kilikya Felsefe Dergisi / Cilicia Journal of Philosophy 10 (2):34-52.
    Turkish Epistemoloji rasyonel inançların felsefi analizini konu edinmesi nedeniyle gerekçelendirme edimine merkezi bir önem atfeder. Gerekçelendirme kişinin bir önermeye inanmak için gerekçeye sahip olunmasını sağlayan koşul veya koşullar dizisinin tespit edilmesini içerir. İnançlarımızın birçoğunun çıkarımsal olmayan gerekçelerinin bulunduğu şeklindeki ılımlı/yanılırcı temelci perspektifle uyum sağlayan bir gerekçelendirme teorisi olarak Michael Huemer tarafından ortaya konan görüngüsel muhafazakarlık ilkesi, bu türden bir koşulu tanımlar. GM formülasyonuna göre eğer S’ye p olarak görünüyorsa, çürütücü etmenlerin yokluğunda S’nin p’ye inanmak için en azından bir dereceye kadar (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  2. Kant’ın Eleştiri Öncesi Düşünceleri: Genel Bir Bakış [Kant’s Pre-Critical Thoughts: A General Outline].Ümit ÖZTÜRK - 2014 - Mavi Atlas 3 (3):87-98.
    Kant’ın 1781 tarihli Saf Aklın Eleştirisi adlı çalışmasına kadar geçen felsefî kariyeri, genel olarak literatürde, onun “eleştiri öncesi” dönemi olarak adlandırılır. Bu dönemin belirleyici unsuru, Kant’ın bir taraftan Newton fiziki diğer taraftan da Leibniz-Wolff metafiziki ile sürekli boğuşmasıdır. Bu süreç içerisinde Kant, aynı zamanda, hernekadar berrak ve keskin bir biçimde formüle edilmese de “eleştirel felsefe”ye doğru giden ilk açılımları da sunar. Bu çalışmanın amacı, Kant’ın sözü edilen düşünce dönemini mercek altına alarak onun “eleştiri öncesi” düşüncelerine dâir genel bir perspektif çizmektir. (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  3. İNGİLİZ İDARESİNDE KIBRIS’TA ÖRGÜN DİN EĞİTİMİNE GENEL BİR BAKIŞ - GENERAL OVERVIEW OF FORMAL RELIGIOUS EDUCATION IN CYPRUS UNDER BRITISH ADMINISTRATION.Volkan Nurçin - 2019 - Batman Akademi Dergisi 3 (1):20-32.
    This study aims to present how a religious education is given in the formal education institutions while Turkish Cypriots are under British administration. In this context, studies were conducted to clarify the issue by using the method of documentation based on the supplied documents from the archives of Turkey and the TRNC and printed works, periodicals and reports. The educational institutions of the Turkish Cypriots continued the tradition that they obtained from the Ottoman Empire under the British administration. During this (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  4. Foucault & Deleuze Ekseninde Anarşist Bir Film Teorisi.Nathan Jun - 2016 - Istanbul: Altikirkbeş Basin.
    Sinema, genel olarak tüm sanat dalları, aynı anda hem bir sanat dalı ve politik-ekonomik bir kurumdur. Bir yanda elimizde hareketli imgeleri ışıkla selüloidden geçirerek ekrana yansıtan mecra film vardır. Tek tek filmler ise biçim ve içeriklerine göre birbirlerinden ayrılan ve analiz edilen münferit estetik objelerdir. Öte yanda ise film endüstrisi yer alır - filmleri planlayan, üreten, pazarlayan ve kitlelere izleten sanatsal, teknik ve ekonomik araçların oluşturduğu komplike ağ. Doğumundan bu yana sinemanın estetik ve politik açıları farklı formlarda birçok teorik analize (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  5. Thomas Kuhn'un Paradigma Kavramı ve Rölativizm Tartışması.Alper Bilgehan Yardımcı (ed.) - 2019 - İzmir, Türkiye: İKSAD Yayınevi.
    Thomas Kuhn’un 1962 yılında yayımlamış olduğu “Bilimsel Devrimlerin Yapısı” adlı kitabı bilimsel gelişme, bilimin doğası ve bilimsel bilginin özerkliği gibi çeşitli bilim felsefesi konularında alanında rölativist ya da göreci bir anlayışa katkıda bulunarak bilimin sarsılmaz statüsüne zarar verip vermediğine yöneliktir. Kuhn’un rölativistlikle suçlanmasına yol açan argümanlardan ön plana çıkan ikisi; iki farklı rakip paradigmaya bağlı olan kuramların kıyaslanmasının mümkün olmadığını ileri süren metodolojik eşölçülemezlik argümanı ile kuramdan bağımsız nötr gözlem önermelerinin olamayacağını belirten gözlemlerin kuram yüklü olduğu savıdır. Kuhn bu argümanlar (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark   4 citations  
  6. Doğal Teoloji ve Doğal Din (Stanford Felsefe Ansiklopedisi).Musa Yanık, Andrew Chignell & Derk Pereboom - 2024 - Öncül Analitik Felsefe Dergisi. Translated by Musa Yanık.
    “Doğal din” terimi, bazen doğanın kendisinin ilahi olduğu bir panteistik doktrine atıfta bulunur. “Doğal teoloji” terimi ise aksine, başlangıçta gözlemlenen doğal gerçekler temelinde (ve bazen) Tanrı’nın varlığını savunmaya yönelik projeye atıfta bulunur. Bununla birlikte çağdaş felsefede, hem “doğal din” hem de “doğal teoloji” genel olarak, dinî veya teolojik konuları araştırmak için insana, “doğal” olan bilişsel yetilerini – akıl, algı, içgözlem- kullanma projesini ifade eder. Doğal din veya teoloji, mevcut anlayış üzerine, doğayla ilgili ampirik araştırmalarla sınırlı olmamakla birlikte ayrıca panteistik bir (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  7. Rousseau'da Demokrasi: Otonomi ve Katılım.İbrahim Akkın - 2020 - In İsmail Serin (ed.), Demokrasi Felsefesi: Klasik ve Modern Yaklaşımlar. İstanbul: Sosyal Yayınlar. pp. 203-228.
    [...] Rousseau bir yandan çağının yükselen değerlerinden yararlanırken diğer yandan bu değerlerin içeriden eleştirisini yapmayı başarabilen düşünürlerden biri olduğu için fikirleri ölümünden asırlar sonra bile önemini yitirmemiştir. Demokratik devletlerin meşruiyet krizinin giderek derinleştiği ve çoğunlukçu, majoritarian, ideolojilerin etraflıca sorgulanmaya başlandığı çağımızda, demokrasiyi çoğunluk kararına ek olarak “rıza”, “Yurttaşlık”, “sivil özgürlük”, “kamusal uzlaşı” ve “Genel İrade” kavramlarıyla birlikte ele alan Rousseau’yu yeniden okumak önemlidir [...] Rousseau-demokrasi ilişkisinin kazılıp ortaya çıkartılacağı bu metinde uğranılacak olan kavramsal duraklar sırasıyla: Eşitsizlik (doğal ve toplumsal), özgürlük (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  8. Hume’un Nedensellik, Tümevarım ve Metafizik Problemi.Saniye Vatansever - 2021 - Felsefi Düsün 16 (16):1-30.
    Bu makalede David Hume’un nedensellik ve tümevarımsal çıkarımların akılsal gerekçelendirilmesine karşı eleştirileri incelenecek ve bu eleştirilerin geleneksel metafiziğin olanaklılığına dair temel bir probleme işaret ettiği savunulacaktır. Hume’un nedensellik ilkesine ve bu ilkenin ima ettiği zorunlu nedensel ilişkilerin varlığına dair eleştirel argümanları ayrıntılı bir şekilde analiz edilerek, nedensellik probleminin nasıl olup da bizi tümevarımsal çıkarımlarımızın gerekçelendirilmesiyle ilgili olan tümevarım problemine götürdüğü gösterilecektir. Görüleceği gibi, Hume’a göre nedensellik ve tümevarımsal çıkarımların ortak problemi her ikisinin de genel geçer doğrular olarak kabul edilen ancak (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  9. D'vûd-i Karsî’nin Şerhu Îs'gûcî Adlı Eserinin Eleştirmeli Metin Neşri ve Değerlendirmesi.Ferruh Özpilavcı - 2017 - Cumhuriyet İlahiyat Dergisi 21 (3):2009-2009.
    Dâwûd al-Qarisî (Dâvûd al-Karsî) was a versatile and prolific 18th century Ottoman scholar who studied in İstanbul and Egypt and then taught for long years in various centers of learning like Egypt, Cyprus, Karaman, and İstanbul. He held high esteem for Mehmed Efendi of Birgi (Imâm Birgivî/Birgili, d.1573), out of respect for whom, towards the end of his life, Karsî, like Birgivî, occupied himself with teaching in the town of Birgi, where he died in 1756 and was buried next to (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  10. Tinsel Bilimlerin Yöntemi Olarak Hermeneutiğin Tarihsel Seyri ve Pozitivist Anlayışın Neden Olduğu Yöntemsel Kriz.Alper Bilgehan Yardımcı (ed.) - 2020 - Ankara, Türkiye: Gece Kitaplığı.
    Hermeneutik tarihsel süreç içerisinde hukuk, teoloji, tarih, sanat ve felsefe gibi çeşitli alanlarda farklı şekillerde tanımlanmış ve kullanılmış bir kavramdır. Bu doğrultuda, hermeneutiğin tam olarak belirlenebilmesi amacıyla, hermeneutik kelimesinin kökenine ve bu disiplinin tarihine mümkün olduğunca öz bir şekilde bakma gereksinimi ortaya çıkmaktadır. Çünkü hermeneutik disiplinini tek bir perspektiften değerlendirmek, onun temel gerçekliğini anlamamıza engel olacak çarpıtmaların gün yüzüne çıkmasına sebep olabilir. Genel anlamda bir ifadenin, anlamın, metnin ya da sanat eserinin belirli bir çerçeve içerisinde yorumlanması olarak değerlendirilen hermeneutik, felsefe (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  11.  49
    20. Yüzyılda Bilimsel Dönüşümün Temel Taşları: Görelilik Kuramı ve Kuantum Mekaniği.A. B. Yardımcı (ed.) - 2024 - Ankara: Akademisyen Kitabevi.
    Yirminci yüzyıl bilimde büyük değişim ve dönüşümlerin gerçekleştiği bir dönemdir. Bu yüzyıl içerisinde moleküler biyoloji, kuantum fiziği, genetik mühendisliği ve biyoteknoloji gibi çeşitli bilimlerin temellerinin atıldığı, bilimsel keşifler ve yenilikler neticesinde kuramların ve teknolojilerin hızla geliştiği ve bu gelişmelerin insanlık tarihini köklü bir şekilde etkilediği bir dönem olmuştur. Yirminci yüzyılda bilimsel ilerleme önceki dönemlerden çok daha hızlı bir oranda gerçekleşmiş ve toplumsal yaşam üzerindeki etkisinin daha derin olduğu gözlemlenmiştir. Bu nedenle yirminci yüzyıl genellikle icatların ve teknolojik gelişmelerin yüzyılı olarak adlandırılmaktadır (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  12. Spinoza ve Ethica Üzerine.Pierre Bayle - 2022 - ViraVerita E-Journal: Interdisciplinary Encounters 16 (2):212-224.
    Pierre Bayle’ın Tarihsel ve Eleştirel Sözlük adlı eserindeki “Spinoza” maddesi, Spinoza felsefesinin temel meselelerine dair genel bir bakış sunar. Söz konusu maddenin burada çevirisi sunduğumuz “N Çıkması”nda ise Bayle, özellikle Spinoza’nın Ethica adlı eserine odaklanarak kip, değişiklik, töz ve Tanrı gibi Spinoza metafiziğinin temel kavramlarına yönelik eleştiriler getirir.
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  13. KÖTÜLÜK PROBLEMİ VE ATEİZM: YUJİN NAGASAWA’DA SİSTEMATİK KÖTÜLÜK PROBLEMİ.Musa Yanık - 2021 - Felsefe Dünyasi 1 (73):356-378.
    Ateistlerin teizmi reddetme gerekçeleri, genellikle kötülük sorununun teizme karşı en güçlü argüman olduğunu iddia etmelerinde yatmaktadır. Nitekim ateizme göre teizm, bu soruna başarılı bir şekilde cevap verememektedir. Bununla birlikte kötülük sorununun sadece teistler için bir problem olmadığı iddia edilebilir. Bizde bu makale içerisinde bu savdan yola çıkarak, yakın dönemde Yujin Nagasawa’nın geliştirdiği “sistematik kötülüğün varoluşsal sorunu” açısından bu iddiayı ele almaya çalıştık. Bu sorun, başlangıçta, yalnızca dünyadaki belirli olayların veya belirli olay türlerinin kötü olduğunu değil, aynı zamanda insan varoluşunun dayandığı (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  14. David Hume’un Nedensellik Eleştirisi Bağlamında Tümevarımsal Akıl Yürütmeye Yönelik Argümanlarının Yeniden Yapılandırılması.Alper Bilgehan Yardımcı (ed.) - 2020 - Ankara, Türkiye: Gece Kitaplığı.
    Gözlemlenenlerden gözlemlen(e)meyenlere diğer bir deyişle genel yasalara ulaşma imkânı veren çıkarım yöntemi olarak tümevarımsal ya da endüktif akıl yürütmenin rasyonel olarak temellendirilmesinin imkanına yönelik soruşturma tarih içerisinde tümevarım sorunu ya da endüksiyon problemi olarak tezahür etmiştir. Bu sorunun temel argümanı tarihsel okumalara baktığımızda İskoç ampirist filozof David Hume tarafından öne sürülmüştür. Hume, tümevarımsal çıkarımlar temelinde, gözlenmeyen meseleler hakkındaki inançlarımıza hangi gerekçelerle ulaştığımızı soruşturmaktadır. Hume soruşturmasının sonucunda gözlemlenenden gözlemlen(e)meyen durumlara ilişkin yapılan olgu meseleleri ile ilgili bütün tümevarımsal akıl yürütmelerin dolaylı ya (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  15. Kant Felsefesinde Çoklu Ben'in Birleştiricisi Olarak Zaman.Funda Neslioglu Serin - 2014 - FLSF (Felsefe Ve Sosyal Bilimler Dergisi) 1 (17):171-185.
    ÖZ Bu yazıda Kant’ın zaman kuramını inceleyecek ve zaman kuramının, ben’i zamansal bir yapıda nasıl kurduğunu göstermeye çalışacağım. Kant'ın Arı Usun Eleştirisi’nde ortaya koyduğu zaman kuramında zaman, tüm görülerin temelinde zorunlu bir tasarım olarak bulunur ve a priori verilidir. Kant’ın genel bilgi kuramı içerisinde zaman, duyusal deneyimden türetilmiş bir kavram değil, arı usun a priori bir kavramı ve deneyime ilişkin düşünmemizi olanaklı kılan a priori bir görü olarak varsayılmaktadır. Öte yandan, zamanı iç duyunun a priori bir görüsü olarak ve iç (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  16.  42
    Bitki Biyolojisinin Felsefe Eğitimine Katkıları.Özlem Yilmaz Silverman - 2024 - Metazihin: Yapay Zeka Ve Zihin Felsefesi Dergisi 7 (1):25-41. Translated by Özlem Yilmaz.
    Bu makale, yazarın daha önce İngilizce olarak yayınlanmış kitap bölümünü Türkçeye çevirip genişletmesiyle hazırlanmıştır. Özet: Filozoflar yaşamla ilgili düşündüklerinde, bunu genellikle hayvanlar üzerinden yapmaya meyillidirler; bitkiler, çalışmalarında çoğunlukla arka plandadır, nadiren çalışmaların merkezinde oldukları görülür. Oysaki bitkiler, ekosistemlerin hayati derecede önemli parçalarıdır ve bitki yaşamı, bitki ve çevresi arasındaki etkileşimin çok ilginç halleri de dahil olmak üzere eşsiz süreçler içerir. Bitki biyolojisi, biyoloji felsefesi derslerinde önemli bir yere sahip olmalıdır. Ancak böylece öğrenciler, organizmaların ve organizma-çevre etkileşimlerinin kompleksite ve dinamikliğini, doğadaki (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  17.  71
    Yedi Harfin ve Vahyin Mahiyetiyle İlgili Bir Değerlendirme.Kalemli Yusuf - 2024 - Theosophia (8):1-14.
    Yedi harfin mahiyetiyle ilgili tartışmalar sahâbe döneminden itibaren devam etmektedir. Konuyla ilgili müstakil çalışmalar başta olmak üzere pek çok eser kaleme alınsa da yedi harfle ilgili gündeme gelen bütün farklılıkları kuşatacak şekilde bir teori ortaya koymak pek kolay değildir. Zira bugüne kadar ortaya atılan teorilerin hiçbiri yedi harf meselesini tamamıyla kuşatamamıştır. Kanaatimizce bunun temel nedeni sahâbe dönemindeki vahiy algısının zamanla teşekkül eden vahiy algısından farklı olmasıdır. Nitekim yedi harfle ilgili hadisler incelendiğinde eşanlamlı kelimelerin birbiri yerine rahatlıkla kullanıldığı ve anlamı tersyüz (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  18. Dini Epistemoloji: Alvin Plantinga Örneği.Musa Yanık - 2019 - Dissertation, Ondokuz Mayis Universitesi
    Alvin Plantinga, analitik felsefe düşüncesi içerisinde yetişmiş ve bu gelenek içinde teistik din felsefesinin oluşumuna katkıda bulunmuş bir filozoftur. Ayrıca teizmin savunusu için yaptığı çalışmalarla, çeşitli üniversitelerden aldığı onur ödülleri ve 2017 yılında kazandığı Templeton Prize ödülüyle, haklı bir üne kavuşmuş bir şahsiyettir. Bu çalışmayı yapmamızdaki en önemli amaç, Plantinga’nın dini epistemoloji üzerine yaptığı çalışmaları analiz edip bu düşüncelerinin ardalanına dair bir tespitte bulunmaktır. Bu çalışmada yararlandığımız öncelikli kaynaklar, Plantinga’nın Nicholas Wolterstorff ile birlikte kaleme aldığı “Faith and Rationality” adlı eser (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  19. Tanrı Var mı?Musa Yanık & W. David Beck - 2024 - Ankara: Fol Yayınları. Translated by Musa Yanık.
    Tarihte herhalde çok az soru Tanrı’nın varlığı sorusu kadar sık sorulmuş, çok yanıtlanmış ve verilen birbirinden farklı onca yanıta rağmen kesin bir sonuca ulaştırılamayıp tartışılmaya devam etmiştir. Yine de geçmişe dönüp baktığımızda bu soruya verilen farklı yanıtların farklı uygarlıkların inşa edilmesine, bazılarının yıkılmasına, acımasız çatışmalara ve her şeye rağmen kucaklaşmalara da vesile olduğunu görüyoruz. Tanrı var mı? Varsa onu nasıl bilebiliriz? Tanrı yoksa her şey mubah mı? İnsan aklı ilahi olanı kavrayabilir mi? Tanrı’nın varlığı ahlaklı olmanın şartı mı? Evren akıllı (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  20. Helen Longino'nun Bilimsel Nesnellik Anlayışı.Alper Bilgehan Yardımcı - 2021 - SRA Academic Publishing.
    Bilimsel faaliyetin ve bilimsel bilginin en temel özelliklerinden bir tanesi olarak karşımıza çıkan bilimsel nesnellik bilim felsefesi alanı içerisinde sıklıkla tartışılan bir konu olagelmiştir. Bu doğrultuda, bilimsel nesnelliğin temin edilmesine yönelik çeşitli görüşler ileri sürülmektedir. Genel olarak bilimsel nesnellik bilim insanlarının çalışmalarında olguları doğrudan yansıtması ya da bilim insanlarının çalışmalarını tarafsız bir bakış açısıyla tamamlaması olarak anlaşılmaktadır. Bu görüşlerin bilim felsefesi içerisindeki yansımaları sırasıyla olgulara bağlılık olarak nesnellik ve hiçbir yerden bakış olarak nesnellik isimleriyle olmuştur. Bu bakış açısı, kişisel çıkarların (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  21. Kültür ve Değerlerin Bilimdeki Rolü: Popper ve Kuhn’un Bilimsel Nesnellik Anlayışı.Alper Bilgehan Yardımcı (ed.) - 2021 - Ankara, Türkiye: Gazi Kitabevi.
    Bilime ve onun bilgisine akademik, politik, ekonomik ve kamusal alanlar olmak üzere birçok alanda diğer bilgi iddialarına kıyasla daha fazla güven duyulmaktadır. Bilime duyulan bu güvenin temelinde büyük ölçüde bilimsel süreçlerin ve yöntemlerin nesnel bir şekilde yürütülmesi ve bu nesnel sürecin bir ürünü olarak bilimsel bilginin tarafsız bilim insanları tarafından ortaya konulduğu düşüncesi yatmaktadır. Bu bakımdan toplum tarafından bilimin tartışılmaz statüsünün ve bilimsel bilgiye verilen değerin belirleyicisi olarak nesnellik özelliği ön plana çıkmaktadır. Bilhassa doğa bilimleri söz konusu olduğunda bilimsel yöntemin (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  22. Bilim İnsanlarının Perspektifinden Sınırlandırma Problemi.M. Efe Ateş - 2023 - Felsefe Arkivi (59):56-77.
    Bilim felsefesinin en temel problemlerinden biri olan sınırlandırma problemi belirli bir ölçüt vasıtası ile bilimi, bilimsel olmayan ya da sahte/sözde bilim olan etkinliklerden ayırt edip edemeyeceğimizi konu edinmektedir. Literatüre baktığımızda felsefeciler –özellikle bilim felsefecileri– bilimin doğasını karakterize etme girişiminde bulunurken bilim dilinin mantıksal yapısına ya da bilimin tarihsel süreçlerine odaklanarak, bilimi bilimsel olmayan ya da sahte-bilim olan etkinliklerden ayırt etmişlerdir. Bu çalışma ise farklı bir yaklaşım benimseyerek sınırlandırma problemine, felsefecilerin değil, bilim insanlarının perspektifi ile bakmayı amaçlamaktadır. Bu sebeple alanında deneyimli (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  23.  73
    Thales Ve Mi̇Let Okulu.Çeşmeci Nihat - 2022 - Ankara: Nobel.
    Milet okulunun kurucusu ve tarihteki ilk filozof olarak Thales kabul edilmektedir. Genellikle bilim tarihi kitapları onunla ve kurucusu olduğu Milet okulu düşünürleri olan Anaksimandros ve Anaksimenes ile başlamaktadır. Felsefe, astronomi, matematik, geometri gibi farklı alanlarda çalışmalar yapmış olan bu bilim adamlarının oluşturduğu düşünce tarzı, günümüzde bilimsel düşüncenin de temelini teşkil etmektedir. Thales’in tarihteki ilk filozof olduğu fikrine karşı çıkanlar olsa da, evreni anlamaya yönelik teorik bir faaliyetin kayıtlı ilk örnekleri olarak Thales ve öncülüğünü yaptığı Milet okulu düşünürleri gösterilebilir (Doğrucan, 2020). (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  24. Zarar İlkesi Üzerine: Üç Temel Eleştiriyi Tartışmak.Utku Ataş - 2024 - Kaygı. Bursa Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Felsefe Dergisi 23 (1):68-93.
    Turkish Bu makalede bireylerin eylemlerine müdahale etmenin tek haklı gerekçesinin başkalarına zarar gelmesini önlemek olduğunu ifade eden ‘‘zarar ilkesine (Zİ)’’ getirilen üç eleştiriyi tartıştım. Öncelikle ilkeyi anlamlı kılabilecek bir zarar tarifinin bulunmadığı eleştirisini ele alarak bu eleştirinin, ilkenin ancak problemsiz bir zarar tanımı ile birlikte makul kabul edilebileceği varsayımına dayandığını tespit ettim. Zarar kavramına ilişkin var olan bilgi dağarcığımızı görmezden gelmesi ve zarara başvuran ilkeler haricindeki diğer birçok ilkeyi de kapsayan genel bir şüpheciliğin önünü açması nedeniyle ilgili varsayımı reddetmemiz gerektiğini (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  25. Bilim Tarihi Açısından Göbekli Tepe.Zöhre Yücekaya - 2020 - İstanbul, Türkiye: İKSAD Publishing House.
    Akıl ve bilinç yetisini kazandığı, dünyaya geldiği andan itibaren araştırmaya başlayan insan, doğayı, kendini ve Tanrı’yı bilmek ister. Bilmek, bilmek için değildir. Bilmek insan içindir, insanı tanımak ve yönetmek içindir. Bu bilme isteğinden Doğa bilimleri, İnsan bilimleri ve Din bilimleri oluşur. Bilim, genelgeçer bilgiyi ifade eder: Doğa bilimlerinin kaynağı doğa, İnsan bilimlerinin kaynağı insan, Tanrı bilimlerinin kaynağı Tanrı’dır. Bazı insan toplumları bazı dönemlerde birtakım bilim alanlarında genelgeçer bilgiye ulaşma yolunda ilerlerken, kimilerinin bazı dönemlerde çeşitli sebeplerle genelgeçer bilgiyi ifade eden bilimlerden (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  26. Bir Sınır Çekme Etkinliği Olarak Felsefe.Suat Kutay Küçükler - 2021 - Noktasız Dergi 2021 (5):34-39.
    Felsefe, diğer disiplinlerden farklı olarak sınırları yalnızca nesnesi için değil, ondan daha kökensel bir sorgulama olmadığı için kendisi için de çizer. Dolayısıyla felsefe tarihine genel bir bakış, felsefenin ne olduğu sorusunu çetrefilli hale getirirken felsefenin sınırlarını da muğlak gösterir. Ancak felsefenin bir sınır çekme etkinliği olduğunun bilinmesi, bu muğlak gözüken sınırların dönüşümünü anlamlı kılacaktır.
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark