Results for 'Veneeta Dayal'

17 found
Order:
  1. Sözcük Sezdirimine Dayalı Nefret Sözcükleri Kuramı.Alper Yavuz - 2018 - Ethos: Dialogues in Philosophy and Social Sciences 11 (2):1-29.
    Özet: Bu yazıda nefret sözcüklerinin dilsel işlevi açıklanmaya çalışılacaktır. Bunun için öncelikle nefret sözcüklerinin kimi özelliklerini tartışıp sonrasında bu özelliklerin tümünün önereceğim sözcük sezdirimine dayalı nefret sözcükleri kuramı ile başarıyla açıklanabileceğini savunacağım. Buna göre nefret sözcükleri sözcük anlamı olarak bir insan grubuna işaret ederken, tipik kullanımlarında kimi olumsuz nitelikleri sözcük düzeyinde sezdirirler. Sözcük sezdirimi kavramı Grice'ın sezdirim kavramının bir tümcecikten daha küçük dilsel yapılara uyarlanmasıyla ortaya çıkar. Bu uyarlamanın olanaklı olduğunun gösterilmesi için Grice’ın tümce düzeyi için tasarladığı ilke ve maksimlerin (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  2. Nietzsche ve Demokrasi.Soner Soysal - 2022 - In Eray Yaganak (ed.), Demokrasi Felsefesi: Çağdaş Yaklaşımlar. pp. 50-72.
    «Demokrasi, insani varoluşa içkin olanakları hem pozitif hem de negatif özgürlükler bağlamında hayata geçirme ve her tekil insanın kendisini ne ise o olarak algılama arzusuna eşlik edecek “ontolojik haysiyet eşitliği” talebinin sesidir. Dile getirdiğim eşitliğe dayalı demokrasi talebi, aynı zamanda, egemenlik ilişkilerinin hiyerarşik yapılanmasına karşı bir direnişi de temsil eder. Bu kitaptaki her bir bölüm bu direnişe açılan yeni bir pencere olarak okunursa kitap amacına ulaşmış olacaktır». (editör) Eray Yağanak -/- Ülkemizin çeşitli üniversitelerinden on bir yazarın kaleme aldığı bu kitapta, (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  3. Bilim ve Sözde Bilim: Bilimsel Topluluğun Doğasının Belirlenmesi ve Sözde Bilimin Ayırt Edilmesine Yönelik Sosyal Bir Ölçüt.Alper Bilgehan Yardımcı - 2019 - Kaygı. Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Felsefe Dergisi 18 (2):567-588.
    Bilimin ne olduğunun tespit edilmesi ve bilimi sözde bilimlerden ya da bilimsel olmayan alanlardan ayırt edecek ölçütün ne olması gerektiğine yönelik tartışma, bilim felsefesinde sınır çizme sorunu olarak ele alınmaktadır. Bu makalede, öncelikle söz konusu soruna yönelik geleneksel yaklaşımlar incelenmiş ve ardından bu yaklaşımların bilimsel toplulukların doğasına ilişkin özellikleri göz ardı ettiği ortaya konmuştur. Daha önce yapılan çalışmalar bilimi daha çok önermeler, ifadeler ya da salt epistemik bir sistem olarak ele almakta ve bilimsel akıl yürütmenin biçimi ile bilimsel kuramların özelliklerine (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark   11 citations  
  4. Kierkegaard'ın umutsuzluk kavramını Higgins'ın Benlik Uyuşmazlıkları Kuramı üzerinden okumak [An investigation on Kierkegaard’s concept of hopelessness and Higgin’s self-discrepancy theory].Duygu Dincer - manuscript
    Ölümcül Hastalık Umutsuzluk adlı eserinde umutsuzluğu, ben’in bir hastalığı ve kendine yönelen bir ilişkinin sonucu olarak ele alan Danimarkalı filozof Søren Aabye Kierkegaard, bu hastalığın kişide üç farklı şekilde görülebileceğini öne sürmüştür: “(a) bir ben’i olduğunun farkında olmayan umutsuz kişi, (b) kendisi olmak isteyen umutsuz kişi ve (c) kendisi olmak istemeyen umutsuz kişi.” Kierkegaard’a göre kendi ben’ininden kurtulmak isteyen kişi, “olmak istediği ben” hâline gelemediği için olduğu ben’ine katlanamamakta ve bu nedenle umutsuzluk yaşamaktadır. Bu çalışma kapsamında Kierkegaard’ın benlik ve umutsuzluk (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  5. Unconditionals and free choice unified.Anna Szabolcsi - 2019 - Semantics and Linguistic Theory 29.
    Rawlins (2013: 160) observes that both unconditionals and more classical free choice can be meta-characterized using orthogonality, but does not actually unify the two. One reason may be that in English, different expressions serve in these roles. By contrast, in Hungarian, AKÁR expressions serve as NPIs, FCIs, and unconditional adjuncts, but not as interrogatives or free relatives. This paper offers a unified account of the Hungarian data, extending Chierchia 2013 and Dayal 2013. The account produces the same unconditional meanings (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark   3 citations  
  6. Paul Goodman’ın Anarşist ve Özgürlükçü Eğitim Anlayışı: Escuela Moderna ve Summerhill School Örneği.Alper Bilgehan Yardımcı (ed.) - 2021 - Ankara, Türkiye: Doğu Batı Yayınları.
    Paul Goodman, 1960’larda modern Amerikan toplumunun organize sistemi içerisinde dönemin gençliğinin sorunlarını ön plana çıkaran ‘Growing Up Absurd: Problems of Youth in the Organized System’ (Saçmayı Büyütmek: Organize Sistemde Gençliğin Problemleri, 1960) eseri ile sosyal bir eleştirmen olarak ön plana çıkmıştır. Amerikalı bir düşünür olan Paul Goodman’ın kısa öyküler, romanlar, şiirler ve makalelerden oluşan çalışmaları, siyaset, sosyal teori, eğitim, kentsel tasarım, edebi eleştiri, hatta psikoterapi gibi geniş bir yelpazeye dağılmıştır. Onun temel argümanı (1960: 9-10) tek bir merkez etrafında örgütlenen teknoloji (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark   1 citation  
  7. Analitik felsefe üzerine bir inceleme.Enis Bilgin - 2022 - Dissertation, Kastamonu Üniversitesi
    Ortaçağın dine yani kiliseye dayalı yaklaşımı pek çok alanda etkili olmuştur. Dinin bu yoğun etkisinden bilim de nasibini almıştır. O yıllarda yapılan bazı icad, keşif, kilise tarafından kabul edilmemiş hatta o keşfi yapan bilim adamı, dışlanarak cezalandırılmıştır. Başta dinin yoğun tesiri olmak üzere ekonomik ve kültürel nedenlerden dolayı felsefe de doğal olarak idealizmi benimsemek zorunda kalmıştır. On sekizinci yüzyılda başlayan Aydınlanma ile artık felsefe de akla ve bilime göre ilerlemeye başlamıştır. Onlar için felsefe artık tamamen metafizik üzerine kurulu değildir. Bu (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  8. ABDULLAH CEVDET.Tekin Mursel - 2019 - Kırklareli Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi 3 (2):205-218.
    XIX. yüzyılın ilk yarısında A.Comte tarafından sistemleştirilen pozitivizm akımı, deneye ve gözleme dayalı bilginin, tek geçerli bilgi türü olacağı varsayımından yola çıkan bir düşünce sistemidir. Pozitivizmi hazırlayan nedenlerin başında Fransız İhtilali ve aydınlanma düşüncesi yer almaktadır. Pozitivizmin Osmanlı düşüncesine girişi, devletin en buhranlı dönemini yaşadığı XIX. Yüzyıla denk gelir. Islahat hareketlerinin hız kazandığı, buna bağlı olarak batıcılık düşüncesinin iyiden iyiye hissedildiği bu yüzyılda, batı kaynaklı düşünce akımları da Osmanlı düşüncesinde kendilerine yer bulmaya başlamışlardır. Batılaşma çerçevesi içerisinde Fransa’ya gönderilen öğrenciler ve (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  9. İslam İnancını Erdem Epistemolojisi Üzerinden Anlamak.Musa Yanık - 2022 - İnsan, Din Ve Erdemlilik.
    Epistemolojik olarak bilgiye başvuran ve bilme faaliyetinde bulunan insanın, Kur’an’da önemli bir yeri vardır. Buradaki bilme faaliyetini, salt teolojik bir buyruk olarak, yani Allah’ı bilmek olarak değil, doğru bilgi ile yanlış bilgi arasında hem teorik hem de ahlaki bir farklılık olarak anlamak ve Kur’an'da insana epistemik özellikler atfedildiğini ve böylece insanın epistemik başarılarından dolayı övüldüğünü söyleyebilmek mümkündür. Bu açıdan bakıldığında herhangi bir önermeye yönelik olarak rasyonel bir tutum benimseyen, yani bilen özne ile bu faaliyette isteyerek ve istemeyerek giren kişinin durumu (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  10. Kant'ın Ontolojik Delile Getirdiği Eleştiriler.Aysel Tan - 2019 - In Üyesi̇ Abdulsemet Aydin (ed.), Sosyal Bi̇li̇mler Kongresi̇ Ki̇tabi. Diyarbakır, Türkiye:
    Kant’ın (ö.1804) felsefesi eklektik bir felsefedir ve Aydınlanma felsefesinin devamı niteliğindedir. Aydınlanma felsefesine benzer şekilde felsefesinin temeli akıldır ve aklın sınırları ve kullanımı hakkında fikirler ileri sürmüştür. Kant, dini ele alırken Tanrı’nın varlığının saf akılla ispatlanamayacağı sonucuna varmıştır. Çünkü akılla yapılan ispatlarda Tanrı’nın varlığına getirilen deliller kadar yokluğuna da eşit derecede deliller getirilebilir. O nedenle Tanrı’nın varlığının ispatında saf aklın değil pratik aklın önemli olduğunu ve ahlâksal yasaların bizi Tanrı’nın varlığına götüreceğini ileri sürer. Bu görüşünü desteklemek için eserlerinde teistik delillerin (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  11. Pozitivist Anlayışın Son Dönem Osmanlı Düşüncesi Üzerindeki Etkisine Bir Örnek: Abdullah Cevdet.Mürsel Tekin - 2019 - Kırklareli Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi 3 (2):205-218.
    XIX. yüzyılın ilk yarısında Auguste Comte tarafından sistemleştirilen pozitivizm akımı, deneye ve gözleme dayalı bilginin, tek geçerli bilgi türü olacağı varsayımından yola çıkan bir düşünce sistemidir. Pozitivizmi hazırlayan nedenlerin başında Fransız İhtilali ve aydınlanma düşüncesi yer almaktadır. Pozitivizmin Osmanlı düşüncesine girişi, devletin en buhranlı dönemini yaşadığı XIX. Yüzyıla denk gelir. Islahat hareketlerinin hız kazandığı, buna bağlı olarak batıcılık düşüncesinin iyiden iyiye hissedildiği bu yüzyılda, batı kaynaklı düşünce akımları da Osmanlı düşüncesinde kendilerine yer bulmaya başlamışlardır. Batılaşma çerçevesi içerisinde Fransa’ya gönderilen öğrenciler (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  12. Sınıf Öğretmeni Adaylarının Tartışmaya Yönelik Öz-Yeterlikleri, Bilimin Doğasına Yönelik İnanışları ve Eleştirel Düşünmeleri Arasındaki İlişkinin İncelenmesi.Rabiya Kıran - 2021 - Dissertation, Aydin Adnan Menderes Üni̇versi̇tesi̇
    Bu araştırmanın ilk amacı, sınıf öğretmeni adaylarının tartışmaya yönelik özyeterlikleri, bilimin doğası inanışları ve eleştirel düşünmeleri arasında sınıf düzeyine göre anlamlı bir fark olup olmadığını incelemektir. İkinci amacı ise, sınıf öğretmeni adaylarının tartışmaya yönelik öz-yeterlikleri, bilimin doğası inanışları ve eleştirel düşünmeleri arasındaki ilişkilerin yapısal eşitlik modeli ile incelenmesidir. Araştırmanın modeli ilişkisel tarama çalışmasıdır. Araştırmanın örneklemini Aydın Adnan Menderes Üniversitesi, Dokuz Eylül Üniversitesi, Pamukkale Üniversitesi, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi ve Afyon Kocatepe Üniversitesi Temel Eğitim Bölümü Sınıf Öğretmenliği programının birinci, ikinci, üçüncü (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  13. Dinî Tecrübe Delilinde Sezginin Yeri ve Önemi.Aysel Tan - 2019 - Malatya, Türkiye: İspec.
    Dinî tecrübe Friedrich Schleiermacher (ö.1768) ile önem kazanan ve William James’in (ö.1842) eserleriyle din felsefesinde teistik delillerin içine dahil olan bir delildir. Dini tecrübelerin birçok şekilde meydana geldiği iddia edilmektedir. Bunlardan biri de sezgidir. Bu bildirinin amacı sezgisel bilginin Tanrı’nın varlığına delil olup olmadığını ortaya koymaktır. Sezgisel yetenek, insanın fiziksel gelişimine (yani beyin) paralel olarak gelişen bir yetidir ve zihnin gelişmesiyle birlikte kapasitesi artmaktadır. Önce çocukta duygusal bir sezgi hakim iken (4-7 yaş), daha sonra çocuğun somut işlemlere geçmesiyle sezgisel yetenek (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  14. Japon Masalları Bağlamında Değerler Eğitimi.Peren Ercan & Remzi Yavaş Kıncal - 2022 - In Yücel Gelisli (ed.), ULUSLARARASI TÜRK DÜNYASI EGITIM BILIMLERI KONGRESI BILDIRI KITABI. Yurtdısı Türkler ve Akraba Topluluklar Baskanlıgı Yayınları. pp. 18-33.
    İnsanın içinde yer aldığı toplumsal yaşam, kültürel değerlerin oluşmasına yol açmaktadır. Yaşanılan topluma dayalı bir şekilde oluşturulan değerler, yaşamın temel ölçütleri olarak ön plana çıkmaktadır. Değerler, önceki dönemlerde yalnızca yerel düzeyde kabul görürken, toplumsal değişim süreciyle birlikte ulusal ve küresel boyuta da taşınmıştır. Değerlerin sonraki nesillere aktarılması ve bireylerin olumlu değerleri benimseyip geliştirerek potansiyellerini ortaya çıkarmalarını sağlamak değerler eğitimi olarak ifade edilmektedir. Değerler eğitiminin sonucunda birey yerel anlamda yaşadığı toplumu, evrensel anlamdaysa yaşadığı dönemi yansıtmaktadır. Yeni nesillere değerler eğitiminin verilmesinde farklı (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  15. Ontolojik Temellere Dayanan Felsefi Antropoloji [Philosophical Anthropology Founded on Ontological Basis].Ayşe Gül ÇIVGIN - 2014 - Mavi Atlas 3 (3):108-120.
    Düşünce tarihi insan ve insanla ilgili problemlerin tarihidir. Çünkü her bilim ve felsefe anlayışı az ya da çok insanla ilişkilidir. Bununla birlikte insan ve insana ait problemlerin özel ve bağımsız bir disiplinin konusu olması felsefi antropolojinin kurulmasıyla mümkün olmuştur. Bu çalışma, felsefi antropolojide ortaya konulan kimi yaklaşımları eleştiren ve ontolojik temellere dayalı yeni bir antropoloji anlayışı geliştiren Takiyettin Mengüşoğlu’nun görüşlerini ele almaktadır. Bu antropolojik anlayış insanı herhangi bir kavramdan değil, somut biyopisişik bütünlüğünden hareketle incelediğinden, onu varlık koşullarının bütünlüğünde değerlendirme imkânı (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  16. SINIF ÖĞRETMENLERİ VE SINIF ÖĞRETMENİ ADAYLARININ BİLİMİN DOĞASINA YÖNELİK GÖRÜŞLERİ ve SÖZDE BİLİM BİLİM AYRIMI İNANIŞLARI.Ali Osman Şahin - 2022 - Dissertation,
    Bu çalışmada öğrencilerin bilimle tanışmasında anahtar rol oynayan sınıf öğretmenlerinin ve geleceğin sınıf öğretmeni olan sınıf öğretmeni adaylarının bilimin doğasına yönelik görüşlerinin ve bilim-sözde bilim ayrımı inanışlarının incelenmesi ve değişkenler açısından değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Araştırmanın çalışma grubu Orta Karadeniz Bölgesi’nde yer alan bir ilin merkez ilçesinde yer alan 344 sınıf öğretmeni ve bu ilde sınıf öğretmenliği bölümünde öğrenim gören 240 öğrenci olarak belirlenmiş, gönüllülük esasına dayalı olarak 172 öğretmen ve 136 öğretmen adayından veri toplanmıştır. Bu araştırmada veriler ‘Sözde-Bilim İnanış Ölçeği’ ve (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  17. Yeşim Yılmaz.Tari̇hsel Bağlami İçi̇nde Descartes Ve Spinoza’Nin Töz Anlayişlarinin Karşilaştirilmasi - 2022 - Dissertation,
    Töz problemi Antik Çağ’dan bu yana farklı adlandırmalar, farklı yorumlamalar şeklinde tartışılmaktadır. Bu çalışma, modern felsefenin kurucularından ve rasyonalist düşünürler olan René Descartes’ın epistemolojisinde ve Benedictus Spinoza’nın ontolojisinde oldukça ciddi bir öneme sahip olan töz kavramının neye karşılık geldiğini ve ortaya çıkardığı temel problemleri ele almaktadır. Descartes’ın birden fazla tözün olabileceği fikri ile düalist bir töz anlayışı geliştirdiği yerde, Spinoza Descartes’a bir eleştiri olarak tek bir tözün kabulüne dayalı monist bir töz anlayışı geliştirmiştir. Doğal olarak bu çalışma töz kavramına tarihsel (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark