Results for 'Yanis Varoufakis'

18 found
Order:
  1. Striking the Right Notes: Long- and Short-Term Financial Impacts of Musicians’ Charity Advocacy Versus Other Signaling Types.Chau Minh Nguyen, Marcelo Vinhal Nepomuceno, Yany Grégoire & Renaud Legoux - forthcoming - Journal of Business Ethics:1-17.
    By using multilevel mediation involving 322,589 posts made by 384 musicians over 104 weeks, we simultaneously analyze the short-term and long-term effects of charity-related signaling on sales, with social media engagement as the mediator. Specifically, we compare the effects of charity-related signals with those of two other types of signals: mission-related (i.e., promoting music and commercial products) and non-mission-related (i.e., other posts that do not relate to the other two categories). In the short term, the indirect effect of using charity (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  2. Analitik felsefe üzerine bir inceleme.Enis Bilgin - 2022 - Dissertation, Kastamonu Üniversitesi
    Ortaçağın dine yani kiliseye dayalı yaklaşımı pek çok alanda etkili olmuştur. Dinin bu yoğun etkisinden bilim de nasibini almıştır. O yıllarda yapılan bazı icad, keşif, kilise tarafından kabul edilmemiş hatta o keşfi yapan bilim adamı, dışlanarak cezalandırılmıştır. Başta dinin yoğun tesiri olmak üzere ekonomik ve kültürel nedenlerden dolayı felsefe de doğal olarak idealizmi benimsemek zorunda kalmıştır. On sekizinci yüzyılda başlayan Aydınlanma ile artık felsefe de akla ve bilime göre ilerlemeye başlamıştır. Onlar için felsefe artık tamamen metafizik üzerine kurulu değildir. Bu (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  3. Deleuze'ün Spinoza'sı: Yaratıcı Felsefi Tarih ve Spinozacılığın Pratik Sonuçları.İbrahim Okan Akkın - 2023 - In Eylem Yolsal Murteza (ed.), Filozofların Filozofları. İstanbul: Pinhan Yayıncılık. pp. 163-188.
    Deleuze’ün Spinozacı yaşam tahayyülünde ‘ne yapmalıyız?’ sorusuna normatif, ahlaki ya da siyasi bir yanıt bulamıyoruz ama varoluşu düşünmenin içkin bir olanağını keşfediyoruz. Düşünmeye 'dışarıdan' yani dünyadan başlamak insani (kurgusal) bir dünyaya değil, içinde yaşadığımız gerçek dünyaya inanmak demektir. İçkinliğin politik anlamı düşünceyi dünyaya getirmektir.
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  4. Phaidon’da Ruhun Ölümsüzlüğü.Refik Güremen - 2020 - Kilikya Felsefe Dergisi / Cilicia Journal of Philosophy 7 (2):15-23.
    Bu yazı, Phaidon diyaloğunda Sokrates’in ruhun ölümsüzlüğünü ispatlamak için öne sürdüğü argümanlardan biri olan Karşıtların Döngüselliği argümanını değerlendirmektedir. Argümanın merkez terimleri olan “yaşıyor olma” ve “ölü olma”nın argüman boyunca aldığı ya da alabileceği çeşitli anlamlar göz önüne alınarak dört itiraz öne sürülmektedir. Bu iki terimin alabileceği farklı anlamlar, öznenin “beden” ya da “ruh” olarak alınmasına göre farklılık göstermektedir. Yazıda, bu terimlerin alabileceği anlamların hiçbirinde Karşıtların Döngüselliği argümanının başarılı sayılamayacağı yani ruhun ölümsüzlüğünü ispatlayamadığı ileri sürülmüştür. Argümandaki temel sorun, ruhun yaşıyor olması (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  5. Fârâbî’de Mutluluk ve Mantık İlişkisi.Nuriye Merkit - 2021 - Theosophia (2):1-12.
    Mutluluk kavramı Fârâbî felsefesinin merkezî kavramıdır. Ona göre mutluluk insanî yetkinliğin en üst noktası ve insanın doğal amacıdır. İnsanı bu hayatta dünya mutluluğuna ve öteki dünyada sonsuz mutluluğa ulaştıracak olan dört tür erdem vardır. Bunlar teorik erdemler, düşünme erdemleri, ahlakî erdemler ve sanatsal erdemlerdir. Düşünme erdemleri teorik erdemlere bağlı iken, ahlakî erdemler ile sanatsal erdemler de düşünme erdemlerine ve teorik erdemlere bağlıdır; çünkü iyinin ve kötünün belirlenmesi, sanatsal ve meslekî becerilerin kazanılması bilgiyle mümkün olmaktadır. Bu bağlamda mutluluk iyiyi kötüden, doğruyu (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  6. Dehşet Yönetimi Kuramı Açısından Ölüm Kaygısının İngiltere’de Müslümanlara Yönelik Tutumların Üzerindeki Etkisi.Kenan Sevi̇nç - 2019 - Dini Araştırmalar 22 (55):27-50.
    İngiltere, Avrupa’da en fazla Müslüman nüfusa sahip ülkelerden biridir ve ülkede Müslümanlara yönelik olumsuz tutumlar giderek artmaktadır. Yabancılara yönelik bu olumsuz tutumların birçok farklı psikolojik nedeni bulunmaktadır. Dehşet Yönetimi Kuramı kapsamında yapılan çeşitli araştırmalar, bu nedenlerden birisinin bireylere ölümün hatırlatılması olduğunu iddia etmektedir. Bu kurama göre, hayatta kalmak gibi güçlü bir motivasyona sahip olan insan aynı zamanda bu çabalarının bir gün başarısız olacağını bilir ve ölüm kaygısı yaşar. Ölümün hatırlatıldığı bireyler, ölüm kaygısının üstesinden gelmek için kendi kültürlerine yöneldiklerinde, diğer kültürlere (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  7. Molla Sadrâ’da Vâci̇bü’l-Vücûd’un İspatinda Burhan-I Nefs.Sedat Baran - 2020 - BİNGÖL ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ 15:36-49.
    Öz: İslam dünyasında Vâcibü’l-Vücûd’un varlığını ispatlayan birçok burhan zikredilmiştir. Bu burhanlardan biri pek bilinmeyen nefs burhanıdır. Bu burhanın tam olarak gelişmemiş formları Meşşâî filozoflar tarafından dile getirilmiş olsa da tam ve kâmil olarak ifadesini Sühreverdî’de bulmaktayız. Sühreverdî’den sonra ve onun etkisiyle Mîr Dâmâd başka bir nefs burhanı açıklar. İslam düşünce geleneğinde nefs vesilesiyle Vâcibü’l-Vücûd’un varlığını ispatlayan bir diğer filozof da Molla Sadrâ’dır. O, bu iki filozofun nefs burhanlarını benimsememiş ve Hikmet-i Müte’âliye ekolünün ilkeleri çerçevesinde yeni burhanlar dile getirmiştir. İlk burhanında (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  8. Dinî Tecrübe Delilinde Sezginin Yeri ve Önemi.Aysel Tan - 2019 - Malatya, Türkiye: İspec.
    Dinî tecrübe Friedrich Schleiermacher (ö.1768) ile önem kazanan ve William James’in (ö.1842) eserleriyle din felsefesinde teistik delillerin içine dahil olan bir delildir. Dini tecrübelerin birçok şekilde meydana geldiği iddia edilmektedir. Bunlardan biri de sezgidir. Bu bildirinin amacı sezgisel bilginin Tanrı’nın varlığına delil olup olmadığını ortaya koymaktır. Sezgisel yetenek, insanın fiziksel gelişimine (yani beyin) paralel olarak gelişen bir yetidir ve zihnin gelişmesiyle birlikte kapasitesi artmaktadır. Önce çocukta duygusal bir sezgi hakim iken (4-7 yaş), daha sonra çocuğun somut işlemlere geçmesiyle sezgisel yetenek (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark   2 citations  
  9. İslam İnancını Erdem Epistemolojisi Üzerinden Anlamak.Musa Yanık - 2022 - Dem Yayınları 1:95-113.
    Epistemolojik olarak bilgiye başvuran ve bilme faaliyetinde bulunan insanın, Kur’an’da önemli bir yeri vardır. Buradaki bilme faaliyetini, salt teolojik bir buyruk olarak, yani Allah’ı bilmek olarak değil, doğru bilgi ile yanlış bilgi arasında hem teorik hem de ahlaki bir farklılık olarak anlamak ve Kur’an'da insana epistemik özellikler atfedildiğini ve böylece insanın epistemik başarılarından dolayı övüldüğünü söyleyebilmek mümkündür. Bu açıdan bakıldığında herhangi bir önermeye yönelik olarak rasyonel bir tutum benimseyen, yani bilen özne ile bu faaliyette isteyerek ve istemeyerek giren kişinin durumu (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  10. Modern rasyonalizm ve zihin–beden problemi.Mustafa Efe Ateş - 2023 - Felsefelogos 80:153-172.
    Zihin–beden problemi felsefenin en köklü ve temel problemlerinden biridir. Köklü geçmişine rağmen probleme getirilen yanıtlar hususunda felsefe literatüründe bütünüyle bir uzlaşımın olmadığını söylemek ise pekâlâ mümkündür. Zihin–beden problemi en basit haliyle şöyle ifade edilebilir: Birbirinden her özelliği ile ayrılan zihin ve beden birbirlerini etkiler mi ve eğer etkiler ise bu etkileşim nasıl olmaktadır? Neredeyse her felsefi mesele gibi, zihin–beden probleminin geçmişi de Antik Grek felsefesine kadar götürülebilir. Ancak söz konusu problem ile ilgili yapılmış detaylı çalışmalar ilk olarak rasyonalist filozoflar tarafından (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  11. Hume’un Nedensellik, Tümevarım ve Metafizik Problemi.Saniye Vatansever - 2021 - Felsefi Düsün 16 (16):1-30.
    Bu makalede David Hume’un nedensellik ve tümevarımsal çıkarımların akılsal gerekçelendirilmesine karşı eleştirileri incelenecek ve bu eleştirilerin geleneksel metafiziğin olanaklılığına dair temel bir probleme işaret ettiği savunulacaktır. Hume’un nedensellik ilkesine ve bu ilkenin ima ettiği zorunlu nedensel ilişkilerin varlığına dair eleştirel argümanları ayrıntılı bir şekilde analiz edilerek, nedensellik probleminin nasıl olup da bizi tümevarımsal çıkarımlarımızın gerekçelendirilmesiyle ilgili olan tümevarım problemine götürdüğü gösterilecektir. Görüleceği gibi, Hume’a göre nedensellik ve tümevarımsal çıkarımların ortak problemi her ikisinin de genel geçer doğrular olarak kabul edilen ancak (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  12. Evrensel İlkeler Işığında Yerel Değerlerin Anlamlandırılması Olanaklı Mıdır? Kant’ın Ahlâk İlkesinin Uygulanmasına Dair Öneriler.İsmail Serin - 2009 - In Türkiye ve Ortadoğu Amme İdaresi Enstitüsü (TODAİE) Kamu Etiği Sempozyumu, Sempozyum Bildirileri Kitabı. Ankara, Turkey: pp. 235-238.
    İlk kez derli toplu bir biçimde Aydınlanma Çağının en önemli ve etkili filozofu İmmanuel Kant’ın dillendirdiği evrensel ahlâk yasası uyarınca insan öyle eylemelidir ki, davranışıyla insanı araç haline getirmesin. Kültürden, toplumun koşullarından, geleneklerden ve dinsel etkilerden arındırılmış bu ilkenin buyurganlığı herhangi bir koşul ya da sınır tanımamasıyla ünlüdür. Oysa insanlar, hem bireysel hem de toplumsal gerekçelerle bu formel ilkeyle kendilerini her zaman bir çekişme içinde bulurlar. Kant’ın ahlâk anlayışı açısından etik değerlerin herhangi bir kültürel, toplumsal ya da siyasal baskı ya (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  13. Dini Epistemoloji Nedir?Musa Yanık - 2022 - İstanbul, Türkiye: Düşün Yayıncılık.
    Dini epistemoloji, teistik inançların rasyonel zeminde gerekçelendirilme yollarını arayan, çağdaş epistemolojinin bir alt dalıdır. Musa Yanık, bu kitapta günümüzdeki en güçlü yaklaşım olan reform epistemolojisinden güvenilircilik bakış açısıyla yani “daha yüksek bir olasılıkla doğru olması yönünden” İslam inancının rasyonelliğini ortaya koymakta ve uygulamalı dini epistemolojinin sağlam ve cesur bir örneğini sergilemektedir. (Prof. Dr. Hasan Yücel Başdemir) -/- Epistemoloji topyekûn insan zihnini biçimlendirme ve inanç da dahil olmak üzere bilişsel faaliyetleri yönlendirme potansiyeline sahip bir alandır. Zira Allah’ın varlığı, birliği, nübüvvet ve (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  14. Bilimsel Nesnellik, Kültür ve Protokol Önermeleri Tartışması: Carnap, Neurath ve Popper.Zöhre Yücekaya & Alper Bilgehan Yardımcı (eds.) - 2021 - Ankara, Türkiye: Gazi Kitabevi.
    Bilimi ve bilimsel bilgiyi kültür, değer ve öznel yargılardan izole ederek nesnel bir şekilde ortaya koyabilmeye yönelik hararetli tartışmaların yaşandığı yirminci yüzyıl bilim anlayışının temel gayesi, deney ve gözleme tabi olabilecek fiziki dünyadaki olguları, mantıksal çözümlemeye tabi tutarak birleştirilmiş bilime ulaşmaktır. Bu amaca giden yolda olgulara dayanmayan ve sınanamayan her türlü metafizik öge yok sayılır. Bilimsel bilginin sadece deney ve gözleme tabi olana, diğer bir deyişle olgu verilerine dayandığı iddiasını taşıyan bu düşünce sistemi, özellikle Viyana Çevresi üyeleri tarafından benimsenmiştir. Bu (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  15. Mevlana'da Mistik Tecrübe ve Tanrı'nın Varlığına Getirdiği Deliller.Aysel Tan - 2019 - Malatya, Türkiye: Ispec.
    Geçmişte Tanrı’nın varlığı, ispatı ve yorumu çerçevesinde bazı düşünürler kutsal kitapları, bir kısmı felsefi argümanları, diğer düşünürler ise mistik tecrübeyi merkeze alarak meseleyi tartışmışlardır. Tanrı’nın varlığı ile ilgili meseleyi ‘mistik tecrübe’ etrafında tartışan düşünürlerden biri Mevlana’dır (ö.1273). Onun mistik tecrübesi yani aşk tecrübesi Tanrı’nın varlığına ulaşmadaki tek yoldur. O aşk tecrübesini, gençliğinde babasından ve çevresinden aldığı tasavvufi bilgi anlayışı bağlamında yorumlar. Bu tasavvufi bilgi ve dünya görüşü, duyuların ve aklın yetersizliğine vurgu yapan ve keşf/ilham gibi duygusal sezgiyi ön plana çıkaran (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  16. Kripke’nin Kurgu Çözümlemesinde Ad ve Adımsı Arasındaki İlişki.Erim Bakkal - 2022 - Kilikya Felsefe Dergisi / Cilicia Journal of Philosophy 18 (2):36-53.
    Özet: Bu metindeki amacım Kripke’nin kurgu çözümlemesinde özel adlar ve adımsılar (pretended name) arasındaki ilişkiyi ele almak. Kripke için özel adlar değişmez imleyicilerdir (rigid designator), yani tek bir varlığı/şeyi var olduğu tüm olanaklı dünyalarda biricik belirlerler. Adımsılar ise kurgusal söylemde ortaya çıkan kurgunun taslamasının bir parçasıdır; yani kurgu dünyadaki karakterlerin adlarıdır. Kripke’ye göre adımsılar sadece gerçek adları taklit eden fakat taklit ve benzerlik ilişkisinden öte bir ilişkileri olmayan, adlardan kategorik olarak farklı şeylerdir. Fakat Kripke için adlar ve adımsılar kategorik olarak (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  17.  93
    Yönsüzleşmiş Bir Demokrasi Kavrayışına Eleştiriler.Suat Kutay Küçükler - 2020 - Noktasız Dergi 2020 (1):22-31.
    Demokrasinin alışılagelen ve hatta belki de klişe tanımı “halkın egemenliği” şeklindedir. Buna göre demokrasilerde halkın kendi kendisini yönettiği söylenir. Gelgelelim kavramların da tarihi vardır ve tarihselliğinden yalıtılan kavramların mutlaklaştırılması ve böylece kavramlara ilişkin meselelerde totaliter tarzda yaklaşımların peyda olması kaçınılmazdır. O halde demokrasinin “kendinden menkul” olmadığını bilmek, onun tarihselliğini kavramakla mümkündür. Bu kavrayış, yönsüzleşmiş bir demokrasinin doğurduğu sorunları bertaraf etmenin sağlam bir yoludur. Demokrasinin nasıl olup da yönsüzleşebileceği, yani halkın egemenliğinin halka karşı yönelebileceği de yine bu yolla anlaşılabilir.
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark  
  18.  51
    İlahi Buyruk Teorisi. [REVIEW]Musa Yanık - 2021 - Mesned İlahiyat Araştırmaları Dergisi 12 (1):191-194.
    Bir şey, Tanrı onu emrettiği için mi iyidir ya da kötüdür? sorusunu merkeze alarak oluşturulan ve yakın dönem içerisinde gerek din felsefesi ve gerekse ahlak felsefesi içerisinde tartışılan konulardan biriside “İlahi Buyruk Teorisi”dir. Bu teori kısaca, ahlaki değerlerin kaynağının, Tanrı’nın buyruklarında, yani onun emir ve yasaklarında belirlendiğini açıklamaya çalışmaktadır. Eylemlerimizin iyi ya da kötü olarak nitelendirilmesinin Tanrı’nın buyruklarıyla mı, yoksa onların Tanrı’dan bağımsız, yani, kendi doğalarından mı kaynaklandığı tartışması, ilk olarak ahlak felsefesi içerisinde Platon’un “Euthyphro” diyaloğunda kendisine yer bulmuştur. Bununla (...)
    Download  
     
    Export citation  
     
    Bookmark